Şirketler için işletme sermayesinin yönetimi çok önemlidir,alacak tahsil ve ticari borç ödeme süreleri ile,satış vadeleri ve stokların ortalama tüketilmesi süresi bu yönetimin etkin ve verimli yapılmasının ana kriterleridir.
İŞLETME SERMAYESİ NASIL YÖNETİLİR
Bir şirket için işletme sermayesi yönetimi çok önemlidir. Size yaşanmış bir olayı anlatmak istiyorum. Şöyle ki; otuz milyon dolar yatırım yapılmış bir fabrikanın yapılıp bittikten sonra işletme sermayesi olmadığı için faaliyete geçemediğini söylesem şaşırır mısınız? Evet gerçekten yaşanmış bir olayı anlatıyorum size; yatırım yapıldı fabrika kuruldu içine bir sürü makineler alındı, montajları yapıldı yurt dışından o makineleri satan firmaların ekipleri geldi ve o fabrikada çalışacak işçilere formenlere eğitimler verildi ama fabrika maalesef çalışmaya başlayamadı. Neden biliyor musunuz? Çünkü fabrikanın işletme sermayesi yoktu.
İŞLETME SERMAYESİ YETERSİZLİĞİ
İşçilerine o makineleri çalıştırmak için gerekli olan o elektriğe ve suya ödeyecek parası olmadığı için o fabrika çalışamadı .Evet bu yaşanmış bir hadise onun için firmalarda işletme sermayesi ya da diğer bir adıyla çalışma sermayesi yönetimi o kadar önemli ki ve bugün Türkiye’deki işletmelerin hepsinde bu ciddi anlamda problem beni dinleyen hepiniz büyük ihtimalle doğru söylüyor diyeceksiniz.
Çünkü maalesef durum böyle. Sebebine gelince de bizim işletmelerimiz süreçleri çok doğru yönetemiyorlar. Bunun iç ve dış etkenleri var.
NAKİT AKIŞ PLANLAMASI YAPMANIN ÖNEMİ
Nakit akış çok doğru yönetilmiyor ve size samimi bir itirafta bulunayım şirketlerimiz yani kobilerimizin hiç birisi nakit akış yapmıyor ve bu işler hacı baba usulü yapılıyor, yani bir ödeme yapılacaksa bakıyorsunuz şirket sahibi ajandasına yazmış işte x şirketine on beş Mayıs’ta ödeme yapacağım diye yani bu işler böyle yürümez bu işlerin profesyonelce yönetilmesi nakit akış yapılması ve stok satış döngüsünün dikkate alınması gerekir.
ALACAK VE TİCARİ BORÇ ÖDEME SÜRESİ ARASINDA DENGE
Alacak ve ticari borç ödeme süresi arasında dengenin kurulması gerekir. Size şimdi basit bir örnek anlatayım. Siz bir mal üretiyorsunuz ve o malı doksan gün vadeyle satıyorsunuz. Ama sizin bütün borçlarınız otuz gün vadeyle. Nasıl yöneteceksiniz ki bu şirketi? Yani şöyle düşünün siz bir mal sattınız üç ay sonraya o malın bedelini tahsil edeceğinizi söylüyorsunuz ve varsayın ki bin liralık bir mal sattınız o maldan da dört yüz lira kâr ettiniz. Bunun da altı yüz lirası maliyet ve altı yüz liralık hammaddeyi siz bir ay vade ile satın aldınız.
Düşünün ki mayıs ayın da sattınız ve doksan gün sonra ağustos ayında bedelini tahsil edeceksiniz ama siz haziran ayında o malın bedelini ödeme yükümlülüğü ile karşı karşıya kalacaksınız ve ne ile ödeyeceksiniz? Netice itibari ile tahsilat ile ödeme süreleri arasında bir denge kurulması lazım ve size çok net söyleyeyim bunu yıllara sari tecrübemle söylüyorum, Türkiye’deki işletmelerin hepsinde tahsilat ve ödeme uyumsuzluğu var. Tahsilat vadesi ödeme vadesinden hep daha uzun ve işte burada çok önemli politikalar geliştirilmesi gerekiyor. Bu politikalardan da bir tanesi eğer satışlarımızı altmış gün vade ile yapıyorsak buna göre ticari borç ödemelerimizi yetmiş ya da seksen gün vadeyle ve bütün satıcılarımız ile de buna göre satın alma anlaşmalarımızı yapmamız gerekiyor.
Her yeni çalışma yılı öncesinde nakit akış planı yapmamız gerekiyor. Sene başında bu nakit akış planını yaptığımız zaman hangi hafta nakit fazlası vereceğimizi ya da nakit açığı vereceğimizi buna bağlı olarak banka limitlerimizin yeterli olup olmadığını ve yeni limit talebinde bulunmak zorunda kalıp kalmayacağımızı planlamış olacağız.
SATIŞ VADELERİ İLE STOK DÖNGÜSÜ ARASINDA Kİ DENGENİN ÖNEMİ
İşletme sermayesi yönetiminde dikkate almamız gereken diğer bir konu da satış ve stok döngüsüdür, unutmayın ki eğer siz vadeyi açarsanız stokların devir hızı çok fazla artacak .Çünkü otuz gün vade ile mal sattığınız zaman deponuzdaki malları çok kısa bir sürede tüketebilirsiniz, ama vadeyi yüz seksen güne çıkarttığınız zaman alacak devir hızı azalır ve tahsil süresi artar. Diğer yandan stok devir hızı yükselir ve stoktaki malların satılma süresi azalır, ama unutmayın ki sizin de bir taraftan da yükümlülükleriniz var ve onun için finansman politikalarınızı çok iyi belirlemeniz gerekiyor.
Çünkü alacak tahsil süreniz arttığında ticari borçlarınızın vadesi kısa ise bu defa nakit sıkıntısı ortaya çıkacak ve bunu bertaraf etmek için sermaye artışı yapmak ortaklardan yada bankalardan borç almak zorunda kalabileceksiniz. Eğer sermaye yetersizliği var ise, kullanacağınız yabancı kaynağın maliyeti olacak ve karşılaşacağınız maliyet kârlılığınızı aşağıya çekecektir.
Tekrar söylüyorum nakit akış planında alacak ve ödeme ile satış stok dengenizi çok iyi kurmanız lazım ve eğer ki politikalarınızı bunun üzerine kurarsanız ve buna göre yönetirseniz inanın bana yabancı kaynağa da yani bir banka kredisine ihtiyaç duymadan şirketinizi yöneteceksiniz ki bu size ek bir maliyet de getirmeyecek. Onun için işletme sermayesi yönetimi çok önemli. Eğer işletme sermayenizi çok iyi yönetirseniz hiç kimseye muhtaç kalmadan işletmenizi çok rahatlıkla yönetirsiniz ve sonucunda satıcılarınız ile karşı karşıya kalmak ve bir takım tatsızlıkların da yaşanmasının önüne geçmiş olursunuz.