Tüketici Hakları Uzmanı Sefa Kabaalioğlu CRI TÜRK’te Açıkladı!
“Çiftlik Bank” olarak bilinen, kâr elde etmek isteyen yatırımcıları mağdur eden sistem, Türkiye’de konuşulmaya devam ederken, geçtiğimiz günlerde Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, yapılan bir ankette Çiftlik Bank mağdurlarının yüzde 50’sinin bu sisteme tekrar para yatırma eğiliminde olduğu sonucunun ortaya çıktığını açıkladı. Tüketici Hakları Uzmanı Sefa Kabaalioğlu, yatırımcıları uyardı ve “Böyle yapılardan kesinlikle uzak durun” dedi.
“Yatırımcıya algı yönetimi yapıldı”
Tüketici Hakları Uzmanı Sefa Kabaalioğlu, “Çiftlik Bank olayı ortaya çıktığında ilk çıkan haberler 77 bin kişinin para yatırdığı ve 500 milyon civarında bir paranın hortumlandığı şeklindeydi ancak daha sonra 132 bin 222 vatandaşın para yatırdığı, toplamda da 1 milyar 146 milyon civarında paranın hortumlandığı ortaya çıktı. Bu çok ciddi bir rakam. Bu tip oluşumlara para yatırmak arzusunda olan tüketicilerimize şunu söylemek istiyorum. Bu sistemin özünde ne olduğunu özetleyelim; kişi bu oluşuma para yatırıyor. İnsanlar 30 bin lira yatırıp 60 bin lira aldılar. Böyle bir parayı görünce de yakınlarına ‘Ben kazanıyorum, sen de gel’ dedi. Burada bir algı yönetimi vardı. 132 bin kişi de böyle çoğaldı. Yalnız bu kâr payının dağıtımının sürekliliği yok. ” diye konuştu.
Çiftlik bank olayı patlak verdikten sonra Gümrük ve Ticaret Bakanlığı bu tür oluşumlardan Türkiye’de 11 tane daha olduğunu açıkladı. Tüketici Hakları Uzmanı Kabaalioğlu, “Bu tip oluşumlara para yatıran insanların sayısının 50 bin kişi olduğunu varsayarsak 11 tane girişim, 550 bin kişi her birinin dört kişilik ailesi olduğunu düşünürsek de boyutu siz tahmin edin. Hiçbir iş, bir koyup üç alma gibi bir ekosisteme sahip değildir. Neden; Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, Türkiye’de faaliyet gösteren firmaların yılsonundaki bilanço ve gelir tablolarını alıp bu tabloları birleştiriyor, tek bir tablo haline getiriyor ve bu tabloları kullanacak olanlara sunuyor. Yani Merkez Bankası’nın internet sitesinde sektör bilançolarının içinde yayınlanıyor. Şimdi Çiftlik Bank’ın faaliyet gösterdiği sektör de gıda imalatı. Ben Merkez Bankası’nın gıda imalatı yapan 455 tane firmanın bilanço ve gelir tablosunu incelediğimde ortaya çıkan tabloyu söyleyeyim. ” diyerek, bu tür sistemlere yatırım yaparak mağdur olmamak için hangi kriterlere dikkat edilmesi gerektiğini sıraladı.
“İşletmeler bir koyup üç kazanmıyor”
İşletmelerin bir koyup üç kazanmadığını dolayısıyla yatırımcıya yüksek kâr dağıtamayacağını belirten Kabaalioğlu, “Şimdi burada bazı kriterler var. Bir tanesi şu; gıda imalatı yapan 455 firmanın 2014, 2015 ve 2016 yıllarında toplam satışlarından elde ettikleri kâr sırasıyla; yüzde 1, yüzde 1.8 ve yüzde 4. Bu çok önemli bir rakam. Bu işletmeler öyle yüksek kârlılıkla hayatlarını devam ettirmiyorlar. O insanlar, o parayı vadeli mevduata, repoya yani en risksiz getiri aracına yatırmış olsalardı 2014 ve2015’de elde ettikleri kâr daha fazla olacaktı. Sadece 2016’da piyasadaki reel faiz, yüzde 13’lerdeyken bu işletmeler sadece yüzde 18 kazandı, yani yüzde 5 fazlasıyla. Yani gördüğünüz gibi işletmeler sermayesini işe dönüştürmeseydi, bankaya yatırıp, repo yapsaydı ya da vadeli mevduata yatırsaydı daha fazla para kazanacaktı. Yani bu işletmeler bir koyup üç kazanmadılar.” dedi.
“İşletmeler yabancı kaynak ihtiyacı için ya borçlanır ya da kâr dağıtmaz”
Gıda imalatı yapan 455 firmanın bilanço ve gelir tablosundan hareketle bu firmaların 2014’den 2016’ya kadar sermaye artırdığını ifade eden, Sefa Kabaalioğlu, “Bunun anlamı; işletme normal gelirleriyle, giderlerini karşılama noktasında eksik kalmış yani yabancı kaynağa ihtiyaç duymuş. İşletmelerin yabancı kaynak elde edebilecekleri iki nokta var. Birincisi; borçlanmak, bankalardan borç almak. İkincisi de; o işletmelerin, firmaların sermaye koymaları ya da yarattıkları kârları dağıtmayıp, işletmenin içinde bırakıp, faaliyetlerin devam edebilmesi için fon yaratması. Demek ki; gıda imalatı yapan 455 firma, 2014’ten 2016’ya kadar bırakın kâr dağıtmayı, hem ortaklar sermaye koymuş hem de yarattıkları kârları işletmenin faaliyetleri yürüsün diye işletmenin içinde tutmuşlar yani kâr dağıtmamışlar.” diyerek, kâr dağıtmanın hele de yatırımcının sandığı kadar yüksek kâr dağıtmanın imkansız olduğunu belirtti.
“Hiçbir işletme kurulduktan 3 ay sonra yatırımcısına yüksek kâr payı dağıtamaz”
Çiftlik Bank’ın bir buçuk sene önce kurulduğuna dikkat çeken ve işletmelerin bu kadar kısa bir süre içinde kâr dağıtamayacağını belirten Tüketici Hakları Uzmanı Kabaalioğlu, “Çiftlik Bank’ın bir buçuk yıl önce kurulduğu söyleniyor. Hiçbir işletme, bu kadar ciddi yatırımlar yaptıktan sonra böyle bir buçuk senede o makineleri, arsaları, binaları alabilmek için cebinden harcadığı paraları, sağladığı kârlarla çıkaramaz. ‘Yatırımın Geri Dönüş Süresi’ diye bir kavram vardır, bu da 3 ile 5 yıl arasındadır. Hiçbir işletme, kurulduktan 3 ay sonra kendisine para yatırmış yatırımcısına, 30 bin lira vermişse, 60-90 bin lira kâr payı dağıtamaz. Böyle bir ekosistem yok. ” dedi.
Haber: Tülin Tonkuş
TÜRKİYE FİNANS YÖNETİCİLERİ VAKFI’NDA FİNANS YÖNETİCİLERİ VE BANKACILAR BULUŞTU.